post-image

Atıksu arıtma tesisinden atıksu rafinerisine

Geçmişte, atıksu arıtma tesisleri (AAT) esas olarak alıcı ortam su kalitesini korumak için inşa edilirken günümüzdeki enerji ve hammadde kısıtları sebebiyle AAT’lerin enerji tüketiminin azaltılması ve madde geri kazanımının sağlanması da önem kazanmıştır.

Ancak konvansiyonel aktif çamur (AÇ) proseslerinin uygulandığı AAT’lerde enerji ve madde geri kazanımının istenen seviyede gerçekleştirilmesi mümkün değildir.

Bu hedefe ulaşmak için yenilikçi proseslerin uygulanması gerekmektedir.

Uygulanacak yenilikçi prosesler ile AAT’lerin enerji nötr hatta enerji pozitif hale getirilmesi ve atıksu içerisinde bulunan birçok faydalı maddenin geri kazanımı sağlanabilir. AAT’lerin enerji dengesinin iyileştirilmesi için proses optimizasyonu sağlanarak enerji tüketiminin azaltılması ve atıksuyun enerji muhtevasının elde edilmesi gerekmektedir.

Arıtma sonrası oluşan fazla çamur çeşitli işlemlerin ardından toprak şartlandırıcısı (kompost) veya yardımcı yakıt olarak kullanılabilir. Çürütücü yan akımlarından ise çeşitli formlarda azot ve fosfor geri kazanımı sağlamak mümkündür.

İleri arıtma teknolojilerinin uygulanmasıyla farklı alanlarda (sulama suyu, sanayide kullanım suyu, tuvalet sifon suyu vs.) kullanılmak üzere su geri kazanımı da sağlanabilir. AAT’lerden enerji ve madde geri kazanımının azami seviyeye çıkarılmasıyla AAT’ler atıksu rafinerilerine dönüştürülebilirler.

Kaynak: Bu makalede özet kısmını alıntıladığımız, İstanbul Teknik Üniversitesi'nin değerli bilim insanları Doç. Dr. Mustafa Evren Erşahin, Dr. Öğr. Üyesi Hüseyin Güven ve Prof. Dr. İzzet Öztürk tarafından hazırlanan, ülkemiz ve gezegenimiz için çok değerli olduğunu düşündüğümüz Türkiye Bilimler Akademisi TUBA tarafından yayınlanan bu yayına bu linkten ulaşabilirsiniz:

https://www.tuba.gov.tr/files/yayinlar/bilim-ve-dusun/TUBA-978-605-2249-97-0_ch15.pdf