post-image

Anaerobik Atıksu Arıtımı Nedir?

Anaerobik atıksu arıtımı, biyolojik parçalanabilir organik maddelerin havasız ortamda inorganik maddelere (metan (CH4), CO2 ve amonyak gibi) dönüştürüldüğü bir işlemdir.

Biyolojik olarak ayrışabilen organik maddelerin anaerobik olarak parçalanması havasız ortamda yaşayabilen farklı bakteri grupları tarafından gerçekleştirilen bir arıtım yöntemidir.

Anaerobik atıksu arıtma çoğunlukla atıksu, organik içerikli arıtma çamuru veya organik katı atıklardan kaynaklanan organik kirleticileri gidermek için kullanılır.

Anaerobik atıksu arıtımı aerobik atıksu arıtımına kıyasla avantajları nedeniyle son yıllarda önem kazanmış ve özellikle yüksek konsantrasyonlarda organik atıkları içeren sanayi atıksularının arıtımı amacıyla çok sayıda anaerobik atıksu arıtma tesisi kurulmuştur.


Anaerobik Arıtmanın Bazı Üstünlükleri:

Anaerobik atıksu arıtmanın fizibilite tasarımını yapan mühendisler ve uygulayıcı sanayiciler açısından başlıca faydaları şöyle sıralanabilir:

• Yüksek kirlilik konsantrasyonlu atıksu (KOİ>1500 mg/L) arıtımında anaerobik atıksu arıtma, aerobik atıksu arıtmaya göre daha işletme maliyeti açısından daha ucuzdur.

• Enerjinin tüketimi yerine üretimi söz konusudur. Özellikle yüksek kirlilik konsantrasyonlu atıksu arıtımında tesis ürettiği biyogaz ile kendi enerji ihtiyacını rahatlıkla karşılamakta hatta fazla enerji üretebilmektedir. Bu durum ayrıca, atıksu arıtmanın çok pahalı olduğunu ve yüksek maliyetli enerji tüketimi gerektirdiğini düşünen sanayici için dikkat çekici bir husus olmaktadır.

• Anaerobik atıksu arıtma sistemleri çok küçük boyutlarda uygulanabilir olduğu gibi çok büyük boyutlarda da inşa edilebilir.

• Anaerobik atıksu arıtma bakteri grupları için daha az nütrient ihtiyacı gerektirir ve daha az fazla çamur oluşumu meydana gelir. Ayrıca, çıkış suyu kısmen patojenlerden arındırılır.


Artaş’ın gerçekleştirdiği bazı anaerobik arıtma projeleri:

Eskişehir Şeker Anaerobik Atıksu Arıtma Tesisi


Anaerobik atıksu arıtma tesisi_Eskişehir Şeker









Kaynak: Yıldız Teknik Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü – Gürdal Kanat